Pelvik Organ Prolapsusu
- Gökhun Özmerdiven
- 27 Şub
- 2 dakikada okunur
Pelvik organ prolapsüsü, pelvik bölgedeki organların aşağıya doğru kayması ve vajeni itmesi durumudur. Bu durum, genellikle pelvik tabanı destekleyen kasların zayıflamasından kaynaklanır. Organlar vajene doğru sarktığında, bu durumlara göre farklı isimler alır: İdrar kesesinin vajene doğru sarkması "sistosel", rektumun vajene doğru sarkması "rektosel", uterusun sarkması "uterin prolapsus" ve histerektomi sonrası vajinaya düşen kısım "vajinal kaf prolapsusu" olarak adlandırılır.
Bu kasların zayıf olmasının en yaygın sebepleri arasında gebelik ve doğum sırasında meydana gelen hasarlar (özellikle büyük bebek doğumları ve zor doğumlar), kilo artışı, kabızlık, pelvik cerrahiler (rahim alınması gibi), menopozun getirdiği fiziksel değişimler ve genetik faktörler bulunmaktadır.

Belirtiler arasında en sık rastlanan, idrar yaparken veya tuvalet ihtiyacı sırasında vajende hissedilen bir kitledir. Ayrıca vajinal baskı hissi ve idrar ya da dışkılama sırasında oluşan baskı da sık görülen belirtilerdir. Bu hastalarda genellikle stres tipi idrar kaçırma da görülür.
Hastanın jinekolojik muayenesi sırasında, idrara sıkışma hissi ile birlikte ıkındırma veya öksürme yoluyla karın içi basıncının arttığı durumda, idrar kesesinin vajen içine doğru sarktığı gözlemlenir. Mesanenin sarktığı yere göre bu durum derecelendirilir. Aynı muayene rektum ve rahim için de yapılır. Bu esnada stres testi uygulanarak stres tipi idrar kaçırma ve üretra fonksiyonları değerlendirilir.
İdrar yolu enfeksiyonu şüphesi varsa idrar tahlili ve kültürü yapılır. Prolapsus dışında başka sorunların varlığında ise idrar kesesinin dolma ve boşalma fonksiyonları için ürodinami testi istenebilir.
Tedavi yöntemleri arasında hafif semptomları olan hastalar için pelvik taban kaslarını güçlendiren Kegel egzersizleri ve kilo verme yöntemleri bulunmaktadır. Eğer vajenin üst kısmındaki defektler mevcutsa, sistosel durumunda stres tipi idrar kaçırma da görülebilir. Bu nedenle, sistosel onarımdan (anterior kolporafi) sonra TOT (idrar kaçırma cerrahisi) yapılması önerilmektedir.

Kaf prolapsusu veya uterin prolapsus durumunda açık veya laparoskopik sakrokolpopeksi cerrahisi uygulanır. Eğer hastanın sistoseli varsa, laparoskopik cerrahi ile ön kompartman düzeltilecektir. Uterin prolapsus yaşayan hastalarda, cerrahi sonrası gizli bir stres tipi idrar kaçırma oluşabileceği ve TOT cerrahisinin gerekebileceği unutulmamalıdır.
Comentarios